Sünnet- Vahiy İlişkisi - Mustafa GENÇ
1 sayfadaki 1 sayfası
Sünnet- Vahiy İlişkisi - Mustafa GENÇ
Sünnet- Vahiy İlişkisi - Mustafa GENÇ
Sünnet; inanç, ibadet, muamelat ve ahlak gibi İslam'ı bütün yönleriyle kuşatan bir anlayışın; vahiy ise, sünneti inşa edici ve belirleyici bir unsur olarak, kaynak ve bağlayıcılık itibariyle 'Kur'an dışı' kategorilerine ayrılmayacak bir bütünlüğün ifadesidir. Bu yaklaşım, sünnetin vahiyle ilişkisinin tabii ve kaçınılmaz olduğunu göstermektedir. Anack, sünnet-vahiy ilişkisinin doğasını doğru anlayabilmek, Hz. Peygamber'in Rasulullah olmasıyla beşer olması arasındaki dengeyi doğru kurabilmeyi gerektirmektedir. Peygamberimizin (s.a.) Rasulullah olması, vahyin, etkin ve belirleyici bir unsur olmasını; beşer olması ise, beşerin sahip olduğu cüz'i irade ve aklın ihmal edilmemesini icap ettirmektedir.
Bu sebeple Hz. Peygamber'in, kendisine tanınmış olan yetkiler dahilindeki kanaat beyanları, içtihat ve tercihleri, yine bir beşer olması gereği, doğruya isabet kadar hatayı da 'mümkün' kılmaktadır. Bu noktadaki doğru ve yanlış hakkındaki hükmün nihai karar mercii ise vahiydir. İşte vahiy, sünnetteki bu türden kanaat ve içtihatlar karşısında, kimi zaman tashih, kimi zaman da açıktan teyiy yahut zımmen takrir suretinde tezahür etmiştir.
Sünnet; inanç, ibadet, muamelat ve ahlak gibi İslam'ı bütün yönleriyle kuşatan bir anlayışın; vahiy ise, sünneti inşa edici ve belirleyici bir unsur olarak, kaynak ve bağlayıcılık itibariyle 'Kur'an dışı' kategorilerine ayrılmayacak bir bütünlüğün ifadesidir. Bu yaklaşım, sünnetin vahiyle ilişkisinin tabii ve kaçınılmaz olduğunu göstermektedir. Anack, sünnet-vahiy ilişkisinin doğasını doğru anlayabilmek, Hz. Peygamber'in Rasulullah olmasıyla beşer olması arasındaki dengeyi doğru kurabilmeyi gerektirmektedir. Peygamberimizin (s.a.) Rasulullah olması, vahyin, etkin ve belirleyici bir unsur olmasını; beşer olması ise, beşerin sahip olduğu cüz'i irade ve aklın ihmal edilmemesini icap ettirmektedir.
Bu sebeple Hz. Peygamber'in, kendisine tanınmış olan yetkiler dahilindeki kanaat beyanları, içtihat ve tercihleri, yine bir beşer olması gereği, doğruya isabet kadar hatayı da 'mümkün' kılmaktadır. Bu noktadaki doğru ve yanlış hakkındaki hükmün nihai karar mercii ise vahiydir. İşte vahiy, sünnetteki bu türden kanaat ve içtihatlar karşısında, kimi zaman tashih, kimi zaman da açıktan teyiy yahut zımmen takrir suretinde tezahür etmiştir.
Similar topics
» Azap Melekleri ve Günahkar Genç
» BİR GENÇ BOZKURT (1) + (2) + (3)+ (4) +(5)
» BİR GENÇ FATİH GELİR
» Umut - Nurullah Genç
» Adım Adım Vahiy - Mehdi Bazergan
» BİR GENÇ BOZKURT (1) + (2) + (3)+ (4) +(5)
» BİR GENÇ FATİH GELİR
» Umut - Nurullah Genç
» Adım Adım Vahiy - Mehdi Bazergan
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz